İnatçı sırt ağrıları tehlikeli olabilir
Hematoloji Uzmanı Dr. Nihan Alkış, Multipl miyelom hakkında bilgi verdi.
Kemik iliğinde bulunan plazma hücrelerinden kaynaklanan multipl miyelom, tüm kanserlerin yaklaşık yüzde 1’ini, hematolojik kanserlerin ise yüzde 10’unu oluşturuyor. Genellikle ileri yaşlarda görülen bu hastalık, son yıllarda gençlerde de sık teşhis edilmeye başlandı. VM Medical Park Bursa Hastanesi Hematoloji Uzmanı Dr. Nihan Alkış, multipl miyelomun erken dönemde fark edilmesinin hastalığın gidişatında büyük önem taşıdığını vurguladı.
"İnatçı sırt ve bel ağrılarını hafife almayın"
Multipl miyelomun en sık görülen belirtisinin kemik ağrısı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Nihan Alkış, "Özellikle bel, sırt ve kaburgalarda ortaya çıkan inatçı ağrılar, patolojik kemik kırıkları, açıklanamayan kansızlık ve böbrek yetmezliği bu hastalıkta sık karşılaşılan durumlardır. Bunun yanında, halsizlik, tekrarlayan enfeksiyonlar, sinir hasarına bağlı uyuşmalar ve kilo kaybı da önemli uyarıcı deliller arasında yer alır" dedi.
"Risk gruplarında daha sık görülüyor"
Hastalığın görülme riskini artıran faktörler hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Alkış, "İleri yaş en önemli risk faktörüdür. Bunun dışında erkek cinsiyet, ailede miyelom öyküsü, kimyasal madde maruziyeti ve monoklonalgamopati (MGUS) varlığı da riski artırmaktadır" diye konuştu.
"Tanı için kemik iliği biyopsisi gereklidir"
Tanıda kullanılan yöntemlere değinen Uzm. Dr. Alkış, "Kan ve idrar testlerinde M proteini varlığı, görüntüleme yöntemlerinde kemiklerde görülen litik lezyonlar ve kemik iliğinde klonal plazma hücre artışı tanının temelini oluşturur. Bu yüzden tanı için kemik iliği biyopsisi mutlaka yapılmalıdır. Erken tanı, tedavinin başarısı açısından kritik öneme sahiptir" açıklamasında bulundu.
"Erken tanı hastalığın seyrini değiştiriyor"
Uzm. Dr. Nihan Alkış, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Bel ve sırt ağrıları geçmeyen, nedeni açıklanamayan kansızlık ya da sık tekrarlayan enfeksiyon yaşayan kişilerin vakit kaybetmeden hematoloji uzmanına başvurması gerekir. Düzenli kontroller ve erken müdahaleler sayesinde hastalığın gidişatını değiştirmek mümkündür."