MSB kaynaklarından SDG açıklaması!

Millî Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, "SDG’nin 08 Ağustos’ta Haseke’de düzenlediği konferansta dile getirdiği ayrılıkçı söylemler Suriye Hükümeti ile imzaladıkları mutabakata uymamaktadır" açıklamasında bulundu.

Milli Savunma Bakanlığı haftalık basın bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Milli Savunma Bakanlığında gerçekleştirilen toplantıda konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, gündeme dair son gelişmeleri aktardı.

1 PKK’lı terörist daha teslim oldu

Türk Silahlı Kuvvetlerinin devam eden operasyon ve arama-tarama faaliyetleri kapsamında son bir haftada gerçekleşen gelişmeler hakkında bilgi veren Zeki Aktürk, Barınma alanlarından kaçan 1 PKK’lı terörist daha teslim olduğunu, Pençe-Kilit başta olmak üzere operasyon bölgelerinde tespit edilen, teröristlere ait mağara, sığınak ve barınaklarda ele geçirilen çok sayıda silah, mühimmat ve muhtelif malzemenin kullanılamaz hâle getirildiğini aktardı.

"Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 6’sı terör örgütü mensubu olmak üzere 349 şahıs yakalandı"

Güvenliğinin 7 gün 24 saat esasıyla en üst seviyede tesis edildiği hudutlarda son bir haftadaki faaliyetler hakkında açıklama yapan Aktürk, "Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 6’sı terör örgütü mensubu olmak üzere 349 şahıs yakalanmış, 778 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Böylelikle, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 4 bin 845, hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 45 bin 937 olmuştur. Yine bu hafta içerisinde Iğdır hudut hattında 5 kilogram (5.138 gram) uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Suriye Harekât Alanlarında gerçekleştirilen ‘tünel imha’ faaliyetleri kapsamında; bugüne kadar 212 kilometre Tel Rıfat’ta, 327 kilometre Menbic bölgesinde olmak üzere toplam 539 kilometre uzunluğundaki tüneller imha edilmiştir" ifadelerini kullandı.

"Tüm sorumluları ve uluslararası toplumu bağlayıcı ve etkin kararlar almak için göreve çağırıyoruz"

İsrail’in Filistin’deki insani krizi derinleştirmeye devam ettiğini belirten Aktürk, "Soykırımcı ve yayılmacı politikalarını uygulamak için attığı her adımla bölgenin barış ve istikrarına karşı risk teşkil eden İsrail; Gazze’yi yaşanmaz hâle getirerek, Filistinlileri kendi topraklarından göçe zorlayarak insani krizi daha da derinleştirmektedir. Bu bağlamda tüm sorumluları ve uluslararası toplumu bağlayıcı ve etkin kararlar almak için göreve çağırıyoruz" dedi.

Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk’ün bilgilendirme toplantısı sonrasında Milli Savunma Bakanlığı kaynakları gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı.

"SDG’nin 08 Ağustos’ta Haseke’de düzenlediği konferansta dile getirdiği ayrılıkçı söylemler imzaladıkları mutabakata uymamaktadır"

Millî Savunma Bakanlığı kaynakları, Suriye’deki son duruma ilişkin sorular üzerine şunları söyledi:

"10 Mart 2025 tarihinde Suriye Hükümeti ile terör örgütü SDG arasında imzalanan mutabakattan bu yana terör örgütü SDG, anlaşma şartlarının hiçbirisini yerine getirmemiş, Suriye’nin siyasi birliğini ve toprak bütünlüğünü bozacak girişimlere devam etmiştir. Son olarak terör örgütü SDG’nin 08 Ağustos’ta Haseke’de düzenlediği konferansta dile getirdiği ayrılıkçı söylemler Suriye Hükümeti ile imzaladıkları mutabakata uymamaktadır. Suriye Hükümeti, ülke sınırları içerisinde tüm etnik, dinî ve mezhepsel ayrılıkları sona erdirecek, kapsayıcı ve bütünleştirici bir anlayış sergilerken terör örgütü SDG’nin kışkırtıcı ve bölücü tavırları süreci akamete uğratmaktadır. Suriye Hükümetinin ‘Tek Devlet, Tek Ordu’ çağrıları, bölgede uzun yıllardır beklenen huzur ve istikrar ortamı için elzemdir. Beklentimiz imzalanan mutabakata tam olarak uyulması ve sahada bir an önce tatbiki ile istikrarlı, huzurlu, güvenli ve terörsüz Suriye’nin inşasıdır. Biz en başından itibaren Suriye’nin siyasi birliğini ve toprak bütünlüğünü savunuyoruz ve bunu savunmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda dün imzalanan ortak eğitim ve danışmanlık mutabakat muhtırası ile bu isteğimizi bir adım daha ileri taşımış bulunuyoruz."

Suriye ile imzalanan "Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası"

Bakanlık kaynakları, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in Suriyeli mevkidaşı ile imzaladığı "Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası"nın içeriğine dair sorular üzerine şu bilgileri paylaştı:

"Suriye’nin terörle mücadelesine destek, savunma ve güvenlik kapasitesini artırma yönünde kararlılığımızı daha önce defalarca ifade etmiştik. Bu kapsamda; 13 Ağustos 2025 tarihinde Savunma Bakanları tarafından ‘Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası’ imzalandı. Bu imzayla iş birliği alanında kayda değer bir adım daha atılmış oldu. Söz konusu Muhtıra ile askerî eğitim ve iş birliğinin koordinesi, planlanması, danışmanlık ile bilgi ve tecrübe paylaşımı, savunma ihtiyaçları doğrultusunda askerî teçhizat, silah sistemleri, lojistik malzemeler ve ilgili hizmetlerin tedarikinin sağlanması ve ihtiyaç halinde kullanımına yönelik teknik destek ve eğitim verilmesi hususları hedeflenmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin sahip olduğu bilgi birikimi, tecrübe ve deneyimi ile Suriye’nin terörle mücadelesine destek sağlamaya, savunma ve güvenlik kapasitesini artırmaya devam edeceğiz."

"TSK’yı yıpratma amacı taşıyan haberlere itibar edilmemesi gerekmektedir"

Bakanlık kaynakları, terfi eden bazı askerlerin diplomalarının eksik olduğuna dair basında yer alan iddialar üzerine şunları söyledi:

Bakanlığımızı ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizi hedef alan, gerçeklikten uzak, maksatlı ve sistematik dezenformasyon çabalarını yakından takip etmekteyiz. Şan ve şerefle görev yapan personelimizin fedakârca mücadelesini gölgelemeye yönelik bu kirli bilgi operasyonları, ne ahlaki ne de vicdani ne de etik değerlerle bağdaşmamaktadır. Tamamı yalan ve yanlış, bilerek ve isteyerek TSK’yı yıpratma amacı taşıyan haberlere itibar edilmemesi gerekmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerimizi yıpratmak, halkın gözünde itibarını zedelemek ve suni gündemler amacıyla gündeme getirilen bu asılsız ve yanıltıcı iddia ve söylemlere ilişkin yasal süreç kurumsal ve şahsi olarak ivedilikle başlatılmıştır."