Maç öncesi gerçekleştirdiğimiz” RAHAT MARKA“ programda hakemin inşallah skandal bir karara imza atamaması temennin çok basit çok kolay devam kararı verilmesi gerekirken bunun üzerine verilen hakemin hatalı kararı oyuncumuzu kaybetmemize neden olurken hem de direk kırmızı kart olduğu için Musa Çağıran ‘ın en az iki en çok üç maç ceza gelecek olması bizim için iki kere kötü oldu. Bunu da hakemin tecrübesizliğine veriyorum. Hakemin tekrar pozisyonunu izledikten sonra yapacağı tek şey ben bir sene öncesi bana verilen cezayı çabuk unuttum futboldan çok uzak kaldım deyip düdüğü bir kenara asmasıdır...Bundan sonra nasıl ki futbolcuların kusurlu hareketleri Var’mı Yok’mu sinemalarında uzun uzadıya inceleniyor alt liglerde henüz bu teknolojiye sahip olunmasa da canlı yayınları yapılan TFF kanallarından canlı bir çok maçın veriliyorken hakemlerin performansları da izlenmeli atamalar ve hakem yeterlilikleri sorgulana bilir olmalıdır ama istenirse tabiiiki...

Maça gelirsek eğer;

Bursaspor’un tam da ivmeyi sürdüreceği ve rahat kazanacağı maçtı. Yediğimiz gol de bile tribünler endişe yapmamışken maçın doksan dakika olduğunu unutturmayan futbolcularımız attığımız ilk golden sonra resmen merak etmeyin atacağımız zaman atarız der gibiydiler. Bizler tribünde hop oturup hop kalkarken hadi beyler bastırın derken sahadaki futbolcularımız “sıkıntı yok” der gibi top çeviriyorlardı. Bu durum açıkçası “özgüveni” tavan yapmış bir takım havasıdır. Puan kayıplarının bundan sorası için sıklıkça yaşanacağı haftalarda altın değerinde üç puanla sahadan ayrılmak namağlup seriye devam ediyor olmak ayrı bir keyif ve deplasman da aldığımız bir puanın da tamda pekiştirileceği bir maçtı...

Bursaspor’umuz bu sezon resmen “top nasıl yapılır” dersi vermeye devam ediyor ve daha önemlisi de dakika gözetmeksizin maça hükmediyor. Top çevirmesi pas yapma yüzdesi rakibi bunaltan pres ve daha önemlisi çıkan futbolcunun yerine giren futbolcunun da bu duruma devam etmesi takım olunduğunun en net göstergesidir. Sahada takım kaptanı Ahmet İlhan Özek liderliği etrafında birleşmiş bir Bursaspor her zaman galibiyet kovalayan takım olurken profesyonellik dersi veren kaptan zamanı geldiğinde de gol sıkıntısına çare olmaya devam ediyor.

Şu bir gerçek hakikaten mevcut bulunduğumuz ligde ki futbolculara ve kendi takımında ki arkadaşlarına müthiş desteği olan tam bir PROFESYONEL futbolcu. Bursaspor’umuzun antrenman ve maç sonrası vloglarında her zaman lider konumunda ve yaptığı her hareket antrenman da olsa profesyonel çerçevede oluyor. Bu sene bir diğer kazancımız ise yeni genç futbolcumuz olduğu da aşikar 19 – 20 yaşında ki bu kardeşlerimiz resmen saha da kırk yıllık Bursaspor’lu gibi mücadele veriyor. Kendisinin daha önceki oynadığı maçları izlediğimde neden sorularını sorduğum Sedat Cengiz’in bir gol ve asistle oyuna katkı sağlaması oyuncumuzun kendi deyimiyle rakiplerin bundan sonrası için 3,5 atmalarına neden olacak gibi aslında beklediğimiz performansta ilk geldiği günden beri buydu...Yaşadığı talihsiz sakatlıktan sonra gol ile geri dönen bir Muhammed Demir’inde olması gelecek adına rakipsiz ve takibi zor bir Bursaspor'un sahada olacağının adeta müjdecisi oldu. Oynayan futbolcularının bir çoğu bulunduğumuz ligimizin kalburüstü futbolcuları olduğu net şekilde belli ama bu lig ne zaman nasıl ve ne şekilde şekillenir bilinmez her şeye gebe bir ligdir. Ama yineliyorum bu lig başka başka liglere benzemez önümüzdeki hafta deplasmanda oynayacağımız Kırşehir karşılaşması on haftanın hem bizim hem de rakipler için getirisi ve götürüsünü göreceğimiz bir hafta olacağını şimdiden belirtmekte fayda var. Zor karşılaşma olduğu gibi Bursaspor'umuz bu karşılaşma ile artık ya rakiplerin planlamasının tamamıyla dışına çıkacak yada kaldığımız yerden devam ediyoruz mesajını net şekilde verecek...

Bursaspor sevdalılarına düşen bir görev varsa o da bu deplasmana sağlam tayfa yaparak tribünde varlığımızı doksan dakika göstermektir. Bunu da başaracak bir topluluğumuz arma aşkıyla uzak yakın fark etmeksizin takımını destekleyen futbol severimiz var biliyorum...

Son Sözü Yok Ki Bu Aşkın Bize...