Ön yargılar davranışa dönüşürse bu durum artık “ dışlama ya
da ayrımcılık ” olur. Ön yargı bir tutumdur, dışlama ise bir davranış biçimidir.
Her ön yargının davranış yönü vardır ama her zaman gösterilmez. Fakat dışlama
yani ayrımcılık varsa ön yargı zaten var demektir. Ayrımcı davranışlar
sıralaması karşı olmayı ifade etmeyle başlar akabinde uzak durma, ayrımcılık,
fiziksel saldırı ve yok etme şeklinde en hafiften şiddetliye doğru gidebilir.
Kalıp
yargı ise, ön yargıyı meydana getiren olumsuz inançlardır. Örneğin, pahalı olan
ürün her zaman iyidir ya da erkekler ağlamaz düşüncesi gibi. Bunlar farkında
olmadan sahip olunan ön yargılardır. Tüm toplumlarda ön yargı mevcuttur.
İnsanlar diğerlerini değerlendirirken her zaman rasyonel davranamaz bu nedenle
zaman zaman duygular, sempatiler veya antipatiler devreye girebilir
Bir diğer etken, sosyokültürel faktörlerdir. Sosyokültürel
faktörler ön yargının oluşmasında etkilidir. Birey yaşadığı coğrafyadan ayrı
düşünülemez o nedenle sosyokültürel faktörlerin ön yargıların üzerindeki etkisi
büyüktür. Özellikle toplumsal ve siyasi güçlerce yapılan pekiştirmeler de ön
yargıların güçlenmesine yol açar. Bazı ülkelerde belirli gruplara yönelik
yapılan siyasal düzenlemeler ön yargıları biçimlendirmektedir. Bunun sonucunda
belirli gruplar dışlanabilir, küçümsenebilir ve oluşan ön yargıların daha da
güçlenmesine neden olabilir.Ön yargıların toplumsal açıdan olumsuz özellikleri çok fazladır.
Bu da toplumu gruplara ayrıştırmasıdır. İnsanlar arasında nefret ve düşmanlık
duygularının oluşmasına zemin hazırlar. Çatışmalara yol açarak toplumun
bütünlüğüne zarar verebilir. Oluşan tüm ön yargıların ortak özelliği ise ön
yargı nesnesiyle ilgili kalıp yargıların da oluşmasıdır.
Ön
yargılarınızdan kurtulabilmek için araştırmalar yapmaya, kitap okumaya ağırlık
verebilirsiniz.
STATÜ
gözetmeksizin her bireye eşit davranabilmek önemlidir.
Kalıp yargılarınızı pekiştirici tutum ve söylemlerden kaçınmak gerekir.










Yorumlar