Rabbimiz bir kulunu imtihandan geçirir, kulu O'nun istediği gibi sabrederse daha ahirete gitmeden mükafatını verir..
Hani denir ya Zülcelali Vel İkram... Önce Celalini gösterir sonra ikramlarını...

Hz. İbrahim (as) ateşe düşmeden gül bahçesine giremedi..
Hz. Yusuf (as) kuyuya, zindana düşmeden Mısır'a sultan olmadı..

Rabbimizin adetidir, ateşten geçirmeden gülşeni ikram etmez, ağlatmadan güldürmez, üzmeden sevindirmez.
Bu yüzden büyük nimet isteyen büyük bedeller ödemeye hazır olmalıdır.
Hz. Şemsi Tebriz'in dediği gibi

Yapma gönül !

Bu postu sana ulu orta serdirmezler.
Dilenci kılığı ile saraya girdirmezler
Çöllerde sevda için imtihan vermeden
Her Mecnun'u Leyla'ya erdirmezler.

CAN DOSTLARIM

Velhasıl; Başımıza Gelen hoşumuza gitmeyen Her ne olursa olsun, beni nereden buldu?
Ben bunları hak etmemiştim diye isyan ederek değil, Dünya imtihanlarından biri misafir geldi.

Veren Allah!

Bu derdi giderecek olan yine Allah!

Dua ve sabırla, Yarabbi, başıma geleni biliyorsun. Bana güç kuvvet ve sabır ver. Kaldıramayacağımız yüklerle bizi sınama diyerek dertleri giderecek tek mercii'den yardım istemeyi öğrenmeli İnsan!

CAN DOSTLARIM
İnsanoğlu gariptir. Geçmişin Hasretçisi, Geleceğin Özlemi, Yaşadığı Anın Şikayetçisidir!

ALLAH bizi şikayet değil Şükredenlerden eylesin. (Amin) 

CUMAMIZ HAYIRLARA, BEREKETLERE, GAZZEDEKİ KARDEŞLERİMİZİN KURTULUŞUNA VESİLE OLMASI DİLEĞİYLE…

KALIN SAĞLICAKLA